Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Aralık, 2021 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

23 Aralık 1930-KUBİLAY

1906'da Adana Kozan'da Giritli bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Mustafa Fehmi Kubilay, öğretmen asteğmen olarak askerlik görevini yaparken 23 Aralık 1930’da Cumhuriyet devrimlerine düşman güruh tarafından 24 yaşında bir bağ bıçağı ile şehit edildi. 24 yaşında boğazı kesilerek şehit edildiğinde geride Vedat adını koyduğu 1 yaşında bebeğini bıraktı. Bugünün IŞİD'i, Taliban'ı gibi yapıların ikizi olan bu LAİKLİK ve İNSANLIK düşmanı zihniyetin şehit ettiği Mustafa Fehmi Kubilay'a, Bekçi Şevki ve Bekçi Hasan'a saygıyla ve rahmetle...

19-26 ARALIK 1978

Yakın tarihimizin en büyük vahşeti 43 yıl önce Kahramanmaraş'ta yaşandı! Kadın, erkek, çocuk, yaşlı demeden 120 insanı katlettiler. Hesabı sorulamadığı gibi davanın müdahil avukatları CHP Adana İl Başkanı Ahmet Albay, Ceyhun Can ve Halil Sıtkı Güllüoğlu da aynı faşist çete tarafından katledildi. Maraş'ı kana bulayan asıl sorumlular birkaç yıl sonra arzu ettikleri askeri darbeyi gerçekleştirdi. Tetikçiler ise daha sonra milletvekili oldu! 19-26 ARALIK 1978 #MaraşKatliamı

ALİ TATAR 19 ARALIK 2009

Yarbay Ali Tatar, 19 Aralık 2009'da bir FETO+AKP operasyonu ve onun destekçisi medya ittifakı sonucu katledildi. Onu intihara sürükleyenler gazete görünümlü tetikçi 'Taraf' ve 'Zaman' köşelerinde ellerini ovuşturuyorlardı. "Sevgili Nilü ve canım aile üyelerim... Tam her şeyden kurtulduk derken sizlerden bir ayrılık durumu daha yaşamak durumundayım. Bu ayrılık ebedi ayrılıktır. Eğer öbür dünya varsa... İleride orada buluşuruz. Ben ailemden kimseye küskün değilim. Hepinizi çok seviyorum. Hepinize bir hakkım geçtiyse helal olsun. Sizin de bana hakkınızı helal edeceğinize eminim. Dediğim gibi bana sakın kızmayın. Belki bu süreç altı ay, bir yıl sonra geçecek. Ancak benim buna dayanacak halim yok. Öncelikle başınızı öne eğdirecek hiçbir şey yapmadım. Başınızı dimdik tutun! Ama ben bu hukuksuzlukla yaşayamam. Yaşadıklarımı ikinci defa kaldırmam mümkün değil... O deliğe bir daha dönmektense mezara girmeyi tercih ederim... Belki benim ölümüm bu durumda olan başkalarını

PLANSIZ ‘EKONOMİST’ HARİKALAR DİYARINDA

Devletçilik ilkesinin yansıması olarak 1930’lu yıllarda buğday üretiminin desteklenmesi için çıkarılan kanunlar bugüne ışık tutuyor. Buğday alımının devlet kontrolünde olacağı ve Ziraat Bankası’nın yetkili kılınacağı 3 Temmuz 1932 tarih ve 2056 sayılı “Hükümetçe Ziraat Bankası’na Mubayaa Ettirilecek Buğday Hakkında Kanun” ile buğday üretimi hız kazanmıştır. Bu kanunla buğdaya alım garantisi getirilmiş ve buğday fiyatının korunması sağlanmıştır. Demiryolu ulaşımının yaygınlaşmasıyla Anadolu’da çeşitli istasyonlarda buğday alım merkezleri belirlenmiştir. Ziraat Bankası bu merkezlerde buğday alımı gerçekleştirmiştir. Buğdaydan elde edilen ürünlerin ithalatını sınırlamak ve buğdayı korumak için 29 Mayıs 1934 tarih ve 2466 sayılı “Buğdayı Koruma Karşılığı Kanunu” ile buğdayı koruma vergisi alınması ve sadece köy değirmenlerinde köylülerin kendi ihtiyacı için öğütülen unlar ve ihraç edilen unun bu vergiden muaf olması kararlaştırılmıştır. Buğdayı muhafaza etmek amacıyla 11 Haziran

5 ARALIK 1934

Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde kazanılan temel hak ve özgürlüklerin en önemlilerinden olan kadının seçme ve seçilme hakkı kutlu olsun. Türk kadını hem Kurtuluş Savaşı sırasında cephede hem cephe gerisinde hem de Cumhuriyet’in eğitim ve sağlık seferberliğinde yani her koşulda uğraş verirken Büyük Millet Meclisi'nde temsil edilmemek kabul edilemezdi. 1926 yılında Medeni Kanun kabul edilirken hukuk önünde kadın erkek eşitliğine dahi tahammül edemeyen gerici çevrelerin tepkilerine kararlılıkla karşı duran Cumhuriyet kadroları seçme seçilme hakkını da bu çağdışı odakların tepkisine rağmen kararlılıkla savunmuştur. Türkiye Cumhuriyeti'nde kadınlar 1930'da Belediye seçimlerine katılma hakkını elde ederken; 5 Aralık 1934'te ise Genel seçimlere katılma hakkını elde etti. Fransa'da bu hak 1944 yılında tanındı. Suudi Arabistan'da ancak 2015 yılında kadınlar yerel seçimlerde oy kullanabildi ve seçilen kadınlar toplantılarına ayrı bir odadan katılabildi! Kadı