Ana içeriğe atla

Anlatılan, Cumhuriyet Aydını Bir Ailenin Hikayesidir

Bir kuşağın devrimci aydınlarından Adnan Cemgil felsefe öğretmeni, yazar ve Fransızca ile Rusça'dan çeviri yapmış bir çevirmendir, eşi Nazife Cemgil de felsefe öğretmenidir. Nazife Cemgil'in babası, Muğla'da Kuvayı Milliye'yi örgütleyen Ağır Ceza Reisi Cemal Bey'dir.*

Adnan Cemgil, Behice Boran ile Türk Barışseverler Derneği'nin kurucularından ve derneğin genel sekreteridir. Kore Savaşı'na asker gönderilmesini protesto edip ABD karşıtı bildiri dağıttıkları için tutuklanır ve 15 ay cezaevinde kalır. Suçlama, ABD ile dostluğu bozmaya çalışmaktır! Emperyalizmin yarı sömürgesi olmaya razı edilmiş bir ülkede birçok aydın bu suçlamalardan nasibini alır.

Aynı dönem Nazife Cemgil de Yozgat Lisesi'ne sürgün edilir. 1951-1955 arası Yozgat Lisesi'nde görev yapar. Oğulları Sinan ve Dumrul Cemgil de ilkokula 1951-1952 döneminde Yozgat'ta devam ederler ve bir dönem burada okurlar. Ardından cezaevinden çıkan Adnan Cemgil çocukları ile İstanbul'a gider. Nazife Cemgil de 1955'te istifa edip İstanbul'a gider. Çocuklarına iyi bir eğitim aldırmak amacındadır. İtalyan Lisesi'nde okutur onları. Büyük oğlu Dumrul Cemgil, DTCF Fransız Dili bölümünü bitirir. Çevirmenlik yapar çok sayıda eseri dilimize kazandırır. Küçük oğlu Sinan Cemgil ise 1964 yılında ODTÜ Mimarlık bölümüne başlar.



Anti emperyalist kıvılcımın hızla sosyalist mücadeleye evrildiği bir dönemdir. Mimarlık öğrencisi Sinan Cemgil, 1964 yılında teknik resim masasında başladığı öğrenciliğine işçi grevleri, toprak işgalleri ve anti emperyalist öğrenci yürüyüşlerinin yapıldığı bir süreçte kısa sürede ODTÜ öğrencilerinin önderlerinden olur. 1961'de kurulan TİP ile 1965'te kurulan Fikir Kulüpleri Federasyonu henüz örgütlenmenin merkezidir. Sinan Cemgil de 1965'te kurdukları ODTÜ SFK'nın yöneticilerindendir.



1966 Varto depreminden sonra köylülerin yıkılan evlerini tamir etmek için arkadaşlarıyla Varto'ya gider. 1967 yaz stajlarını Muş'un Korkut kasabasına ilkokul yaparak geçirirler. 1968 yılında ise Antalya'nın Elmalı ilçesinde topraklarını isteyen köylülerin yanındadırlar. Sinan Cemgil, Elmalı'ya giderken trafik kazası geçirip 1 Nisan 1968’de hayatını kaybeden okul arkadaşı Can Savran'ın bıraktığı yerden köylülerle dayanışma mücadelesini devralır. Dante’den şiirler okuyan, Mimarlık öğrencisi Sinan Cemgil mücadelesini üniversitelere hapsetmez, hayatın her alanında yer alır.



6 Ocak 1969'da ODTÜ Rektörü’nü ziyarete gelen Amerikan Büyükelçisi Robert Komer'in arabasını yakan grubun öncülerindendir. Komer daha önce Vietnam'da üst düzey askeri yetkili olarak görev yapmıştır ve 68 kuşağı Vietnam halkının mücadelesi ile elbette dayanışma içindedir. Vietnam Kasabı diye anılan Komer'e unutulmaz bir ders verirler.

Sinan Cemgil ardından, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencisi olan yoldaşı Şirin Yazıcıoğlu ile 8 Şubat 1969'da evlenir. 28 Ocak 1970'te çocukları dünyaya gelir. Ona 21 yaşında öldürülen arkadaşı Taylan Özgür'ün adını koyar. Oğlu Taylan Cemgil, bugün bir Bilgisayar Mühendisliği profesörüdür.

Sinan Cemgil, Deniz Gezmiş ve Hüseyin İnan 1970'te THKO'yu kurarlar. 12 Mart 1971 muhtırası ile başlayan sürek avından üç gün sonra Ankara'dan iki motosiklet ayrılır. Birinde Deniz Gezmiş ve Yusuf Aslan vardır. Diğerinde ise Sinan Cemgil.

“Nurhak sana güneş doğmaz/Uçan kuşlar yuva kurmaz”

Deniz Gezmiş ve Yusuf Aslan 16 Mart 1971'de Sivas'ta yakalanıp tutsak düşerler. Sinan Cemgil ise hedefe ulaşır ve 31 Mayıs 1971'de arkadaşları ile birlikte bir ihbar sonucu Nurhak'ta (Adıyaman-Gölbaşı, İnekli (Yeşilova) Köyü) kuşatılırlar. Kürecik Radar Üssü'ne baskın düzenlemek için oradadırlar. Amerikan emperyalizmine mazlum halkların mesajını bir kez de Anadolu'dan ileteceklerdir. 31 Mayıs günü Sinan Cemgil, Kadir Manga ve Alparslan Özdoğan bir yaz günü toprağa düşerler, Mustafa Yalçıner ağır yaralanır. Hacı Tonak ise sağ yakalanır.

Sinan Cemgil, 1944'te başladığı hayat yolculuğunda ABD emperyalizmine, faşizmin karanlığına ve ülkeyi parsel parsel satanlara dur demek için çıktığı yolda arkadaşları ile birlikte hayatının baharında bir kuşağın onuru ve simgesi olur.

Onlar, yirmili yaşlarıyla hâlâ genç. Ve yedi yıl önce Gezi isyanında olduğu gibi yaşıtlarının mücadelesinde yaşamaya devam ediyorlar. Anılarına ve mücadelelerine saygıyla...

[Annesi Nazife Cemgil'in Nurhak'ta köylülere hitaben söylediği sözler;
“Bu oğlum Sinan. Bunlar da onun arkadaşları Kadir Manga ve Alparslan Özdoğan, kardeşleri. Onlar da oğullarım. Bu çocuklar, bu oğullar; bu ülkeyi, halkı, sizleri çok sevdiler. Başka bir istekleri yoktu. Her biri birer dehaydı. Her biri üstün zekalı güzel çocuklardı. Dileselerdi, düzenin adamları olsalardı, şimdi burada cansız yatmazlardı. Birer milyoner olurlardı. Ama onlar, halkı, sizleri sevdiler. Sizin sorunlarınızı omuzladılar.”]

*www.evrensel.net/haber/390992/sinan-cemgil-kimdir

Recep Yılmaz

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

HENDESE-İ MÜLKİYE

CIVIL ENGINEER - (SİVİL) İNŞAAT MÜHENDİSİ Mühendis kelimesi Arapça kökenli "hendese" yani geometri kelimesinden türemiş geometri bilen anlamına gelir. Osmanlı Devleti' nde askeri kökenli bir eğitim modeliyle ordu ihtiyaçlarını karşılamakla başlamasına müteakip sivil ihtiyaçları da gideren bir meslek alanına dönüşmüştür. 1773 Mühendishâne-i Bahrî Hümâyûn 1775 İstanbul Haliç Tersâne-i Âmire-              Hendese Odası 1781 Mühendishâne  1795 Mühendishâne-i Cedîde  1806 Mühendishâne-i Berrî-i Hümâyûn 1883 Hendese-i Mülkiye Mektebi 1909 Mühendis Mekteb-i Âlîsi 1928 Yüksek Mühendis Mektebi 1944 İstanbul Teknik Üniversitesi *Mimar SİNAN (1489-1588)  Aslında Mimarlık ve İnşaat mühendisliği henüz birbirinden ayrılmamış toplam bir disiplin iken ilk inşaat mühendisi 1586 tarihli bir Vakfiye'ye istinaden Mimar Sinan sayılmalıdır. Bkz. Evliya ÇELEBİ- Seyahatname  Edirne Selimiye Cami'si için Mimar Sinan'a atfen "Mimar ve Mühendis-i Kâmi

Çiçekdağı (Mecidiye) Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti

Milli Mücadele döneminde Çiçekdağı gerek Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti ile ileri gelenleriyle gerek Ali  Galip Bey gibi cephede gerekse de Çapanoğlu isyanı sırasında isyanın ilçelerine sıçramasını önleyip  (Kırşehir’in ardından Konya’daki diğer hilafet yanlısı isyancılarla buluşma noktasında önemli) Ankara  ile devamlı bilgi alışverişinde olmaları ardından da isyanı bastıran Çerkez Ethem’e rehberlik etmeleri  ile kayda değer katkılarıyla adlarından söz edilmeyi başarmış değerli insanları içinden çıkarmış bir  ilçedir. Çiçekdağı ilçesinde o dönem aynı düşünceye hizmet amacıyla kurulmuş olan; Çiçekdağı (Mecidiye)  Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti de başta cemiyet başkanı Dağıstan Bey olmak üzere, cemiyet kâtibi Hacı  İbrahim Efendi, müftü Hayrullah Efendi, Belediye Başkanı Necip (İnce) Bey ile cemiyetin gençlik  kollarını oluşturan Osman Şevki (Çiçekdağ), Reşat Akyön ve Ali Galip (Gençoğlu) Bey’in kurdukları  Çiçekdağ Tenvir-i Efkâr Yurdu ve Çiçekdağ Türk Ocağı Şubesi müşterek çektikleri bir tel